10 Şubat 2012

KULÜBE HOŞGELDİNİZ!

ÇOK ARADIM SONUNDA BULDUM! devam yazısıdır...

Kalem ve defterlerin profesyonel hayatta enteresan rolleri vardır. Statü gösterirler aynı zamanda. "Title"dan bahsetmiyorum yani müdür, işçi, eleman, çaycı ya da börekçi olması önemli değil kişinin, sadece işine gösterdiği ihtimam, özen ve saygı açısından benim için ayrı bir statü göstergesi olduğunu söylüyorum. Mesela toplantılarda aynı türden defter ve kalem kullananlar hemen radarıma girerler zira aynı kulübün üyesi olduğumuz hissine kapılırım. Bir şekilde angaje olduğum bu kişileri kullandıkları kalem ve defterlerden hatırlamaya başlarım. Bunun marka algısından öte bir şey olduğunu anlatmaya çalışıyorum zira bu defterler ve kalemler birer fetiş unsuru...

Yazıyla çiziyle içli dışlı olan herkesin illaki kıyısından köşesinden bulaştığı bu fetişin ritüeli iş toplantılarıdır. Kaleminiz kağıdın üstünde kaydıkça siz de özel bir haz denizinde yüzersiniz. Her harf özel bir anlam kazanır, virgülün noktanın oluşu,duruşu değişir, bir sanat eseri yaratıyormuşcasına bir sanatçı edasıyla şahlanır haz içinizde. Sizinle beraber aynı tarz defterleri kullanan varsa hele ki o toplantıda durum artık ayin boyutuna geçer. Beraber kıvrılan kalem defterler üzerinde, senkronla vurulan noktalar, özenle kıvrılan virgüller...


Belki son iki blogumu okuduktan sonra defterlerin ve kalemlerin basit bir kırtasiye ürünleri olduğu algısından kurtulacak bir kaç kişi olacaktır. Onlara şimdiden kulübe hoşgeldiniz diyorum.


                                                              -SON-

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Popular Posts